Size bu rıza belgesinde hastalığınız hakkında bilmeniz gerekenler, hastalığınızın muhtemel sebepleri ve nasıl seyredeceği, tıbbi müdahalenin/ girişimin kim tarafından nerede, ne şekilde ve nasıl yapılacağı ile tahmini süresi, diğer tanı ve tedavi seçenekleri ve bu seçeneklerin getireceği fayda ve riskler ile sağlığınız üzerindeki muhtemel etkileri, tıbbi müdahalenin/ girişimin muhtemel komplikasyonları, girişimi reddetmeniz durumunda ortaya çıkabilecek muhtemel fayda ve riskler, kullanacağınız ilaçların önemli özellikleri, sağlığınız için kritik olan yaşam tarzı önerileri ve gerektiğinde aynı konuda tıbbi yardıma nasıl ulaşabileceğiniz konularında bilgi verilecektir. Girişim-işlem-ameliyat öncesinde yapılması gereken, yaş, tıbbi durumunuz ve size uygulanacak girişime göre değişen bazı tetkikler bulunmaktadır. Doktorunuz veya anestezi uzmanı sizi bu tetkikleri yaptırmanız için yönlendirecektir. Bu bilgilendirmenin sonunda serbest iradeniz ile girişime onay verebilirsiniz ya da girişimi reddedebilirsiniz.
1-Planlanan Girişimin – Tıbbi Müdahalenin Adı: Skrotal Apse Drenajı Ameliyatı
2-Hastalığınızın Muhtemel Sebepleri, Nasıl Seyredeceği ve Hastalığınız Hakkında Bilmeniz Gerekenler: Testis torbasında genellikle kısırlaştırma sonrasındaki enfeksiyonlara bağlı olarak veya kontrolsüz şeker hastalığı gibi bağışıklık sistemini zayıflatan hastalıkları olanlarda kişisel hijyen yetersizliği ve benzeri durumlara bağlı olarak gelişmesi mümkün irinli şişkinliktir. Küçük bir apse doğal olarak cilde ağızlaşarak drene olabilir (boşalabilir) veya herhangi bir tedavi olmaksızın küçülebilir, kuruyabilir ve kaybolabilir. Bununla birlikte, enfeksiyonu temizlemek için daha büyük apselerin antibiyotiklerle tedavi edilmesi gerekebilir ve irinin cerrahi olarak boşaltılması gerekebilir.
3-İşlemden Beklenen Faydalar: Skrotal apse drenajı ameliyatı, skrotum bölgesinde (erkeklerde testislerin bulunduğu bölge) oluşan apselerin tedavisinde kullanılan bir cerrahi müdahaledir. Bu ameliyatın birçok faydası vardır ve apsenin tedavisinde önemli bir rol oynar. Skrotal apse drenajı ameliyatından beklenen faydalardan bazıları şunlardır:
- Cerahatin Dışarı Atılması: Skrotal apse, enfeksiyon nedeniyle içerisinde cerahat birikmiş bir şişlik veya kist olarak ortaya çıkar. Ameliyatla apsenin içeriğinin dışarı atılması sağlanır. Bu, enfeksiyonun yayılmasını engellemeye ve semptomların hafiflemesine yardımcı olur.
- Ağrının Azalması: Apsenin drenajı ile, şişlik ve baskı nedeniyle meydana gelen ağrı genellikle azalır. Ameliyat sonrası ağrı, apse nedeniyle hissedilen ağrının daha hafiflemesiyle birlikte zamanla azalacaktır.
- Enfeksiyonun Kontrolü: Skrotal apseler, enfeksiyonlardan kaynaklanan ciddi sağlık sorunlarına yol açabilir. Apsenin drenajı ile enfeksiyon kontrol altına alınır ve yayılma riski azaltılır.
- İyileşmenin Hızlanması: Apsenin drenajı, genellikle apse bölgesindeki şişliğin ve iltihabın hızla azalmasına ve iyileşme sürecinin hızlanmasına yardımcı olur.
- Uzun Süreli Komplikasyonların Önlenmesi: Apsenin drenajı, uzun süreli apse komplikasyonlarının, enfeksiyon yayılmasının veya apsenin tekrarlamasının önüne geçmeye yardımcı olabilir.
4-İşlemin Uygulanmaması Durumunda Karşılaşılabilecek Sonuçlar; Muhtemel Fayda ve Riskler: Skrotal apse drenajı ameliyatının uygulanmaması durumunda, apsenin doğal olarak iyileşmesine veya kendiliğinden patlamasına bırakılmış olur. Ancak bu yaklaşımın bazı riskleri ve olumsuz sonuçları olabilir. Skrotal apse drenajı ameliyatının ertelenmesi veya yapılmaması durumunda karşılaşılabilecek olası sonuçlar şunlar olabilir:
- Ağrı ve Rahatsızlık: Skrotal apse, şişlik ve iltihap nedeniyle şiddetli ağrıya ve rahatsızlığa yol açabilir. Ameliyatın ertelenmesi durumunda bu ağrı ve rahatsızlık devam edebilir.
- Enfeksiyonun Yayılması: Apsenin drenajı yapılmadığı takdirde enfeksiyonun yayılma riski artar. Enfeksiyon, komşu dokulara veya diğer bölgelere yayılarak ciddi (ölümcül olabilecek) sağlık sorunlarına yol açabilir.
- Apsenin Büyümesi ve Yayılması: Skrotal apsenin doğal olarak patlaması veya drenaj yapılmaması durumunda apsenin içindeki cerahat artabilir ve apse daha da büyüyebilir. Bu durum, apsenin çevre dokulara yayılmasına ve komşu organlara zarar vermesine neden olabilir.
- Fistül Oluşumu: Apsenin doğal olarak drenajı yapılmadığında veya tamamen temizlenmediğinde, apseden bir fistül (anormal bağlantı) oluşabilir. Fistül, apse içeriğinin cildin dışına ya da başka bir organa bağlantı kurmasıyla oluşan bir kanaldır.
- Skrotumda Şişlik ve Şişkinlik: Apsenin drenajı yapılmadığında, skrotumda şişlik ve şişkinlik uzun süreli olarak devam edebilir ve hastanın yaşam kalitesini olumsuz etkileyebilir.
5-Diğer Tanı ve Tedavi Seçenekleri, Bu Seçeneklerin Getireceği Fayda ve Riskler ile Hastanın Sağlığı Üzerindeki Muhtemel Etkileri: Enfeksiyonun yatışması için antibiyotikler bir alternatif gibi görünse de apse varlığında irinin cerrahi olarak boşaltılması iyileşme sürecine ciddi katkı sağlayacaktır. Ameliyathanede yapılan apse drenajının bir alternatifi ince bir kateter veya iğne yoluyla ciltten geçip apse içine girdikten sonra irinin dışarıya çekilmesidir.
6-İşlemin Riskleri-Komplikasyonları:
Genel Riskler:
- Akciğerlerin küçük bölgeleri kapanabilir, bu da akciğer enfeksiyonu riskini artırabilir. Antibiyotik tedavisi ve fizyoterapi gerekebilir.
- Bacaklardaki pıhtılaşmalar (derin ven trombozu) ağrı ve şişmeye neden olabilir. Nadiren bu pıhtıları bir kısmı yerinden kopup akciğere gider ve ölümcül olabilir.
- Kalbin yükünün artması nedeniyle kalp krizi gelişebilir.
Bu ameliyatın riskleri:
- Operasyondan sonra skrotumda belirgin ödem gelişebilir (% 5-15).
- Bazı hastalarda yara iyileşmesi anormal olabilir, bu durumda yara ağzı kalınlaşabilir, kızarık veya ağrılı olabilir (% 1-2).
- Enfeksiyon kendini sınırlamazsa tekrar daha geniş debridman (cerrahi olarak temizlik) gerekebilir. Ek cerrahi ihtiyacı gerekebilir (% 2-4).
- Cerrahi tedaviye rağmen enfeksiyon kontrol altına alınamayabilir, hastalık ilerleyerek hastanın ölümüne yol açabilir.
- Kilosu fazla kişilerde ve sigara içenlerde yara ve göğüs enfeksiyonları, kalp akciğer komplikasyonları ve trombüs (pıhtılaşma) açısından risk artmıştır (% 1’den az).
- Yara yerinde enfeksiyon, seroma, yağ nekrozu gelişebileceği, bu nedenle hastanede kalış süresinin uzayabilir.
- Kanama olursa kan verilmesi ve buna bağlı alerjik reaksiyonların gelişebilir.
- Şok ya da sepsis (enfeksiyonun kana karışması) olabilir. Bu durum ölümcül olabilir.
7-Tıbbi Müdahalenin – Girişimin Kim Tarafından, Nerede, Ne Şekilde ve Nasıl Yapılacağı İle Tahmini Süresi: Üroloji uzmanı tarafından ameliyathanede yapılacaktır. ~60 dakika (ek cerrahiler gerekemeyecek ise) sürecek bu işlem genel veya spinal (belden aşağı) anestezi altında yapılmaktadır. Testisin içinde bulunan keseye enine veya dikine (genellikle) ~8-10 cm’lik kesi ile cilt açılarak apseye ulaşılır, içeriği boşaltılarak dışarı alınır. Operasyon bitiminde bir adet sonda ve 1 adet ameliyat sahasına dren yerleştirilir.
8-Kullanılacak İlaçların Önemli Özellikleri: Genel anestezi için verilen ilaçlardan başka bölgesel (lokal) olarak uyuşturucu ilaç verilebilir. Hastalara profilaksi denilen işlem gereği işlemle birlikte antibiyotik verilebilir. Ayrıca işlem sonrasında ağrıyı azalmak için damardan veya kas içine uygun ağrı kesiciler uygulanabilir.
9-Sağlığınız İçin Kritik Olan Yaşam Tarzı Önerileri:
a) Girişimden önce hastanın dikkat etmesi gereken hususlar:
- Ameliyat günü saat: 00:00’dan itibaren katı ve sıvı gıdalar alınmaması gerekmektedir. Katı ve sıvı gıdalar alınırsa veya sigara içilirse anestezi verilemeyebilir ve ameliyatınız ertelenebilir.
- Hipertansiyon ilaçlarınız sabah çok az bir su ile alabilirsiniz. Tansiyon ilaçlarınız almazsanız ve ameliyathanede tansiyonunuz yükselirse ameliyatınız ertelenebilir.
- Kan sulandırıcı ilaçlarınızı doktorunuza bildiriniz. İlaçlarınızdan kesilebilecekler kesilecektir. Kesilemeyecek ilaçlarınız, subkutan (cilt altına) uygulanan ilaçlar ile değiştirilebilir.
- Diğer kronik hastalıklarınız için sürekli kullandığınız ilaçları doktoruna bildirmeniz gereklidir. İlaçlarınızdan kesilebilecekler kesilebilir, kesilemeyecek ilaçlarınız, subkutan (cilt altına), intramuskuler (kas içine) ve intravenöz (damar içine) uygulanan ilaçlar ile değiştirilebilir.
- Ameliyat olacağınız bölgedeki kılların mümkünse tıraş makinesi ile almanız önerilir. Bu ameliyat işlemine kolaylık sağladığı gibi ameliyat sonrası enfeksiyon gelişmesini ve pansumanların değiştirilmesi esnasında olabilecek ağrılarınızı azaltır.
b) Girişimden sonra hastanın dikkat etmesi gereken hususlar:
- Ameliyat sonrası az ziyaretçi kabul edin ve mümkün olduğunca ziyaretlerin kısa süreli olmasına dikkat etmelisiniz. Enfeksiyon gelişme ihtimalini azaltacaktır.
- Doktorunuz size söylemeden asla katı veya sıvı gıdalar almayınız. Alırsanız bulantı ve kusma gibi istenmeyen durumlar ile karşılaşılabilirsiniz. Gıda ve sıvı ihtiyacınız serum ve/veya parenteral nutrisyon (damardan beslenme sıvıları) ile sağlanacaktır.
- Vizit saatlerinde yatağınızda olmanız gerekmektedir.
- Doktorunuz size söylemeden asla ayağa kalkmayınız ve dolaşmayınız. Anestezi etkileri geçmeden kalkarsanız düşmenize ve yaralanmanıza sebep olabilir.
- Taburcu olduktan sonra doktorunuzun size söyleyeceği tarihe kadar pansumanlarınızı düzenli yapmalı veya yaptırmalısınız. Pansuman yapılmazsa yara yerinizde enfeksiyonlar gelişebilir.
- 1 hafta sonra dikişlerinizi aldırmalısınız.
- 1 aylık bir sürede ağır egzersiz ve yük taşımaktan kaçınmalısınız.
- Patoloji alınmış ise (ameliyatta vücut dışına çıkarılan parça) sonucu ile üroloji poliklinik kontrolüne gelmelisiniz. Patoloji sonucunun ne zaman çıkacağını ilgili bölümden öğrenmelisiniz.
- Hekimce önerilen perhiz ve ilaç tedavileri kullanılmalı, size önerilen zamanlarda düzenli poliklinik kontrollerine gelmelisiniz.
10-Gerektiğinde Aynı Konuda Tıbbi Yardıma Nasıl Ulaşılabilir: Tedavi/ameliyat uygulanmasını kabul etmemek serbest iradenizle vereceğiniz bir karardır. Sağlık mevzuatı gereği her bireyin hastane ve hekim seçme özgürlüğü vardır. Gerektiğinde aynı konuda, hastanemiz veya diğer hastanelerdeki uzmanlarından tıbbi yardım alabilirsiniz. Acil durumlarda size en yakın bir sağlık kuruluşunda ya da acil çağrı merkezi (telefon: 112) aracılığıyla tıbbi yardıma ulaşmanız mümkündür.